Kitap Tanıtımı

YAŞAR ÇİÇEKDEMİR: FAKİR BAYKURT OKULU’NDA YETİŞEN BİR YAZAR

                                              

Yaşar Çiekdemir’in Yeni çıkan İNCİRLİ KÖŞK adlı kitabı Hollanda ve Avrupa’da 14.4.2021 günü okuyuculara sunuldu.

Yaşar Çiçekdemir Türkiye’den Hollanda’ya gelmiş yüzbinlerce göçmen işçiden biridir. İnsan yeşil bir çimen gibidir, nerede bir avuç mutluluk bulursa orada kök salar. Yaşar Çiçekdemir Hollanda’da kök salmış, hayatını yeniden kurmuştur. 1956 yılında Afyon ili, Dinar İlçesi, Çayüstü köyünde başlayan hayatı Hollanda’da kültürel bir zenginliğe ulaştı. Çok çalıştı. Türkiye’de yarım bırakmak zorunda kaldığı eğitimini Hollanda’da tamamladı.

 

Yazmak onun en büyük tutkusu idi. 1992-1999 yılları arasında Fakir Baykurt’un kurduğu ve yönettiği Kuzey Ren Vestfalya Türkiyeli Yazarlar Çalışma Grubu üyesi olarak Fakir Baykurt’tan yazarlığı öğrendi. Fakir Baykurt’un teşviki ile kitap yazmaya başladı.

Son yüz yıl dünyada, Avrupa’da ve Türkiye’de göçler tarihi oldu. Huzurlu bir hayat, güvenli bir yer arayanlar köyden köye, şehirden şehire, sınırdan sınıra, ülkeden ülkeye göçtüler. Her göç var olduğun kültürel çevreden kopuş demektir. Türkiye’den Batı Avrupa’ya işçi göçü başlayalı tam 60 yıl oldu. Günümüzde beş milyon kadar Türkiye kökenli göçmen insan yaşıyor Avrupa’da. Rakamlar acılarımızı, mutluluklarımızı, hasretlerimizi ifade yeterince edemez. Ancak tek tek göçmenlerin mikro tarihi hayatın gerçekliğini daha iyi ifade edebilir. Her göçmenin hayatı bir romandır.

Fakir Baykurt ile Yaşar Çiçekdemir, Hollanda-Ahrnem, 4 Mayıs 1990

Yaşar Çiçekdemir “Mutluluğu Arayanlar” adlı romanında, Afyon’un Dinar ilçesinin Kımıllı Köyü’nden göçe katılmak zorunda kalmış Yusuf’un mikro tarihi, gerçek romanını yazdı.  Son kitabı “İncirli Köşk” bir ay önce İstanbul’da yayınlandı. “İncirli Köşk”te hayatın gerçek, ilginç, sıcacık öyküleri vardır. Okuyunca siz de seveceksiniz. Yaşar Çiçekdemir’in kitaplarında çok çeşitli göçmen insan manzaraları vardır. Bu manzaraların içinde siz de kendinizi bulabilirsiniz.

Yaşar Çiçekdemir ile Türkiye’den Almanya ve Avrupa’ya işçi göçünün 60. Yılı vesilesiyle yaptığım söyleşiyi aynen yayınlıyorum.

Kemal Yalçın: Yazarlık serüveni nasıl başladı? Neden ve ne zaman yazmaya başladım?

Yaşar Çiçekdemir: Çoğu yazar gibi, lisede okurken şiir yazmaya başladım. İlk yazdığım şiirler, Orman haftası, kütüphane gibi konuları işliyordu. 1979 yılında yurt dışına çıkınca, yalnızlığımı bol kitap okuyarak geçirdim. Okudukça dolup, taşıyorsun, sıkıntıların oluyor. Duyarlı insan, çevrede olup bitenlere seyirci kalamıyor. Kendi sıkıntılarımı ve bizden önceki kuşağın yaşadıkları sorunları görünce öykü ve roman yazmaya başladım. Hiçbir şeyin uzaktan duyulduğu gibi olmadığını, gelecek kuşaklara birileri aktarmalıydı. Bundan sonra yaşadığımız sürece yazarak gelecek kuşaklara elimden geldiğince aktarmaya çalışacağım.

Kuzey Ren Vestfalya Türkiyeli Yazarlar Çalışma Grubu Buluşması, Herford, 1994
  1. 2. Bugüne kadar kaç kitap yayınladınız? İsimleri nelerdir?

Dört kitap, biri Hollandaca olarak da yayınlandı. Sırasıyla;

  1. İnsan Selinin Damlaları (öykü), Yazıt Yayınları, Ankara, 1990

Druppels İn de mensenzee (Hollandaca öyküler) İndima  Uitgeverij

‘s-hertogenbosch/ Hollanda, 1992

  1. Bizim Masa, Anı-Öykü, 3C Yayınevi Arnhem/ Hollanda, 2016. Cinius Yayınları, İstanbul, 2017
  2. Mutluluk Arayanlar (roman), Mart İkinci Adam Yayınları, İstanbul, 2018
  3. İncirli Köşk (öykü) Sokak Kitapları Yayınevi, İstanbul, 2021

  1. 12 Eylül 1980 döneminin edebiyata yansıması nasıl oldu?

1979 yılından bugüne yurtdışında yaşadığım için 1980 askeri darbesi ile kendini yurtdışına atmış veya atabilmiş olanların gözü ile bakabilirim. Bir kısmı darbe sonrası yakalanıp içeri atılmış, işkencelerden geçmiş. Bir kısmı ise arandığı için yurtdışına çıkmış olanların imzası var çoğu edebi yapıtların altında. Bunlara en güzel örnek ise Kemal Yalçın’dır. Daha onlarca, yüzlerce olduğu için isimlerle sayfayı doldurmak istemem.

  1. 12 Eylül 1980 döneminin senin yazarlık hayatındaki yeri, etkisi nedir?

Eylül 1980 öncesi yurtdışına çıktığım için Türkiye’de yaşayıp yazanlarla belki birebir aynı duyguları yaşamadım. Herkes gibi ben de doğup, büyüdüğüm ülkemde eğitimimi tamamlayıp, sosyal yaşama katkı sunmak isterdim. Ne yazık ki o yıllarda siyasi kaos çok derin, yediden yetmişe herkesi etkiliyordu. Aynı mahallede yaşayan veya  aynı evde yaşayan kardeşin kardeşe düşman olduğu siyasi bir ayrışma dönemiydi. Eğitim ve öğretim zor, bazı kentlerde olanaksızdı. Ama 12 eylül sonrası yurtdışına çıkan veya çıkmak zorunda olan yazar arkadaşlardan dinlediğim kadarı ile hepsi birbirine yakın duyguları taşıyorlardı. Ben ise Eylül 1980 öncesini lise de tanıdım, günlük basın yayın organlarından takip ediyordum. Burada kimin haklı, kimin haksız olduğuna girmeyeceğim, öyle bir yetkinliğim yok. Ama 12 Eylül1980  askeri cuntasının binlerce, on binlerce yetişmiş insanı hapishanelere attığını, işkencelere tabi tuttuğu gerçeğini de göz ardı edemeyiz. Hiçbir zaman doğruyu, haklı olanı saklayamazsınız, geleceğin doğrusu, geçmişin yanlışından ders alınarak öğrenilecektir.

  1. Nasıl yazıyorsun? Evde mi, otelde mi?                     

Evde yazıyorum. Otelde yazmak isterim ama, uzun süre otelde kalma ücretini karşılayamam.

  1. Romanlarınız, öyküleriniz kurgu mu, gerçek mi?

Yazdığım roman ve öyküler genel olarak gerçek yaşamdan almadır. Bu bağlamda, ben ve benim gibi yazanları, yazdıklarımızdan dolayı toplumsal gerçekçi olarak adlandırılabiliriz.

Bazı öykülerde gerçek bir yaşamdan yola çıkarak kurgu ile bitirme durumu olabiliyor. Daha bir okunabilir ve estetik olması açısından.

  1. Türkiye’de kitap yayınladınız mı? Türkiye’de yazar olmak ile Avrupa’da yazar olmak farklı mı? Nasıl?

Kitaplarım biri hariç Türkiye’de yayınlanıyor. Günümüzde Türkiye de yaşıyor olsam, elbette oradaki kişi ve olayları yazardım. Batı Avrupa’da yaşadığım için, çoğunluğu buralarda yaşayan Türkiye kökenlileri, onların yaşamlarını konu ediniyorum. Tabii ki bazen batılılar ile olan ilişkileri de işlememiz gerekiyor yazdıklarımızda.

8.Yazarlık hayatınızda Fakir Baykurt’un etkisi oldu mu?

Evet, Fakir Baykurt’un kurup  yönettiği Kuzey Ren Vestfalya Türkiyeli Yazarlar Çalışma Grubu’nun üyesiydim. Fakir Baykurt benim ustamdır, kendime örnek aldığım bir yazardı. Ben kendimi Fakir Baykurt okulundan yetişmiş bir yazar olarak kabul ediyorum. Fakir Baykurt’u saygı, sevgi, şükranla anıyorum.

 

  1. İncirli Köşk adlı öykü kitabınız Sokak Kitapları Yayınevi tarafından bir ay önce  İstanbul’da yayınlandı. Yeni kitabınızın okuyucusu çok olsun. Kaleminiz çiçeklensin. Okuyucular kitabınızı nereden alabilirler?

Kitabımın dağıtımını Türkiye’de Sokak Kitapları Yayınevi yapıyor. Hollanda ve Avrupa dağıtımını ise kendim yapıyorum. [email protected] e-mail adresimden sipariş edebilirler.

 

  1. Bu söyleşi için çok teşekkür ederim.

Ben de sana çok teşekkür ederim Kemal Hocam.

 

Hertogenbosch-Bochum, 20 Mart 2021, Yaşar Çiçekdemir, Kemal Yalçın